30 Mart 2010 Salı

O'na Doğru


Mevlana Hazretleri birgün, dergahında müridleri ile sohbet ediyorlar idi. Yabancı bir kimse bu kalab...alığı
gördü ve içeri girdi. Kendisine bir yer bulup oturdu. İçerideki
dervişlerin, başlarında takke ve yeşil sarık var idi. Kendisinde
takkenin olmaması o yabancı kimseyi rahatsız etti. Pencere kenarında
yedek olarak ayrılan takkelerden bir tane alıp başına giydi. Bir müddet
oturduktan sonra, herkesin dikkatini çekecek bir şekilde o meclisten
ayrıldı. Aradan günler geçtikten sonra Mevlana Hz.leri dervişlerine;
Haydi kalkın, bir yaranımız vefat etti. Gıyabi cenaze namazı kılacağız, dedi.
Oradaki
dervişler, Efendim cenaze namazını kılacağımız kimseyi bizler
tanıyormuyuz? deyince Mevlana Hazretleri, geçen günlerde sohbete gelip
bir müddet durduktan sonra, sizin dikkatinizi çekerek oradan ayrılıp
giden bir kimse vardı ya. İşte onun cenaze namazını kılacağız, o vefat
etti diyerek kendisine yönelen herkesi manevi feyz ve bereketi ile
kuşatmıştır.

Yine Sultan Veled Hz.Leri Anlatıyor:
Şeyh
Sadrettin Konevi Hz.lerinin gençliğinin başlangıçlarında Hz. Mevlanaya
büyük inkarları var idi. Bir gün rüyasında Mevlana Hz.lerini görür ve
onun mübarek ayaklarını ogarak ona hizmet ettiğini görür. Uykudan
uyandığında tevbe ve istiğfar eder ve yine uykuya varır ve yine aynı
evvelki gibi görür.
Hatta aynı gece de bu rüyayı üç defa görür. Üçüncüde hizmetkara seslenip:
Işığı
yak, falan kitabı bana getir, der. Hizmetkar ışığı yakıp merdivenden
aşağı inerken merdiven başından Hz. Mevlanayı görür. Hizmetçi oturmakta
olan Mevlana Hz.lerini hiç bir şey söylemeden gelip Şeyh Sadreddin
Koneviye haber verir. Şeyh Sadreddin inanmayıp gelip kendisi görür ki
Hz. Mevlana merdiven başında ayakta durur. Şeyh Sadreddin hayretler
içerisinde selam verir. Mevlana Hz.leri selamını aldıktan sonra söze
devam eder:
Merak etme ey Şeyh Sadreddin, bazan siz bizim ayağımızı
ogarsınız, bazan da biz sizin ayağınızı ogarız, dolayısıyla kah siz
bizim hizmetimizde, kah biz sizin hizmetinizde bulunuruz. Aramızda
yabancılık yok, aşinalık var, der. Hemen oradan kaybolur. Ertesi gün
Kadi Siraceddin, Şeyh Sadreddinin ziyaretine gelir, bir müddet muhabbet
ettikten sonra meclis dağılınca Şeyh Sadreddin Konevi gece görmüş
olduğu rüyayı ve Hz. Mevlananın bu kerametlerini Kadı Siraceddine
anlatıp:
Bu merdanı hüda Cenabı Allah tarfından teyid olunmuş,
kuvvet bulmuş, metanet sahibi olmuş, aynı zamanda kubabı izzette mestur
olan velilerden bir zatdır. Binaenaleyh o azizi görmek, onun sohbetinde
bulunmak lazımdır, der ve o andan, o zamandan itibaren Hz. Mevlanaya
muhabbet ve bağlılığı artar, demişlerdir.

http://ravza.forum.st/buyuk-ahsiyetler-

5 yorum:

  1. sa.Sağol canım,Mevlanayı öok severiz yolumuz düştüğünde ziyaret ederiz Rabbim şefatini nasip etsın sağol paylaşımın için..koşturuyoruz oğlumun düğün hazırlıkları var.iyi olmana sevindim..bende aynı şeyleri düşünüyordum bu ara..sevgiler A.E.O

    YanıtlaSil
  2. Merhabalar Efendim. Kaybetiiğim bloglarımın yerine yeni yapılandırdığım blog sayfası ile ilgili çalışmalarım esnasında, destek ve ilginizi esirgemediğin iz için, size çok müteşekkirim. Sağolun, varolun.

    Allah'a emanet olun ve sağlıcakla kalın.

    YanıtlaSil
  3. A.Slm ayfersultan kardeşim bende de son zamanlarda bir mevlana düşkünlüğü başladı çok severek okuyorum bende her giitiğimde Konyaya mutlaka ziyret ederim.Düğününüz de hayırlı olsun Rabbim ömür boyu mutlu ve huzurlu bir evlilik nasip etsin evladınıza Allaha emanet olun

    YanıtlaSil
  4. Merhaba Recep Bey hoşgeldiniz.Size biraz destek olup moral verebildimse ne mutlu
    atlatmışınızdır inşaAllah Allaha Emanet olunuz

    YanıtlaSil
  5. Aleyküm selam kardeşim sende bizleri dualarında unutma.hayırlı cumalar.Rabbim yar ve yardımcımız olsun.Sevgiler bırakıyorum...

    YanıtlaSil