9 Kasım 2009 Pazartesi

EY HAY OLAN EBEDİ RABBİM

Taleb ve duâ üzerine nasıl olur da kerem etmezsin Sen kerem sâhibisinEy mahlûkâtın yaratıkların canlıların ihtiyâcını gideren Rabbim! Sen varken hiç bir kimseyi hatırlamak ve ondan bir şey ummak lâyık değildir

Yâ Rabbî!
Rûhumda bir ilim katresi var İlâhî onu hevâ rüzgarıyla ten toprağından muhâfaza eyle
Ey ihsânı çok olan Rabbim!
Cefâ içinde geçip giden ömre merhamet et
Ey affetmeyi seven Rabbim!
Bizi affeyle İsyân derdimize çâre eyle
Ey yardım isteyenlerin yardımcısı!
Bizi hidâyete çıkar

Yâ Rabbî!
Duâ ve yakarışlarımızda sana lâyık olmayan sözleri bilmeyerek söyleyip hatâlarda bulunmuş isek o kelimeleri sen ıslâh et ve duâmızı kabul buyur
Çünkü sözlerin hâkimi ve sultanı ancak sensin

Ey âlemin yaratıcısı!
Kasvetli kararmış katılaşmış âdetâ taş gibi olmuş olan kalbimizi mum gibi yumuşat feryâdımızı âh u vâhımızı hoş eyle ki rahmetini celbetsin çeksin
Bizi köle gibi kullanan bu serkeş nefisten bizi satın al
O nefis bıçağı kemiğe dayandı (zulmü canımıza yetti)

Yâ Rabbî! Sana ne arz edeyim Çünkü sen gizli ve açık her şeyi bilirsin”

Hz Mevlâna son demlerinde iken dostu Siraceddin Tatari’yi yanına çagırarak kendisine su duayı ögretmis ve sıkıntılı zamanlarında okumasını tavsiye etmistir:”Ya Rabbi!
Bana ne senin zikrini unutturacak
sana şevkimi söndürecek seni tesbih ederken duyduğum lezzeti kesecek bir hastalık; ne de beni azdıracak şer ve kötülüğümü artıracak bir sıhhat ver”
Ey Merhamet edenlerin merhametlisi!
Merhametinle bu duamı kabul et

Amin Amin Amin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder