24 Kasım 2009 Salı

Açıklamalı salavatı şerifeler.

Allahümme salli ala Muhammedin ve ala alihi ve ashabihi ve evladihi ve ezvacihi ve zürriyyetihi ve ehli beytihi ve esharihi ve ensarihi ve eşyaıhi ve muhıbbihi ve ümmetihi ve aleyna meahum ecmaine ya Erham-er-rahimin.

MEALİ

Allahümme! Muhammed'in, alinin, ashabının, evladının, zevcelerinin, zürriyyetinin, ehli beytinin, kayın babalarının, yardımcılarının, davasını her şeyden üstün tutanların, Onu sevenlerin, ümmetinin ve onlarla beraber bizimde üzerimizerahmet yağmurlarını yağdır.
Ya Erham-er-rahimin.

Hasen-i Basri derdi ki: ''Kim Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem'in havzından doyasıya içmek isterse bu salavatı okusun.''


Allahümme salli ala Seyyidina ve Mevlana Muhammedin nurik-el-lamiı ve mazhari srrık-el-hemiı, ellezi tarrazte
bi cemalih-il'ekvane ve zeyyente bi behceti celalih-il'evane, ellezi fetahte zuhur-al'alemi min nuri
hakikatihi ve hatemte kemalehu bi esrari nübüvvetihi, fezaherat suver-ul-husni min feydıhi fi ahseni takvimin. Ve levla huve, ma zeherat li suretin aynun min-el'adem-ir-ramimi, ellezi mesteğaseke bihi caiun illa şebia ve la zam'anun illa reviye ve la haifun illa emine ve la lehfanun illa uğise ve inni lehfanun musteğisüke, estemtıru rahmetek-el-vasiate min hazaini cudike, feeğisni ya Rahmanu, ya men iza nazara bi ayni hilmihi ve afvihi lem yezhar fi cenbi kibriyai hılmihi ve azameti afvihi zenbun, ığfir li ve tub aleyye ve tecavez anni ya Kerimu.


MEALİ
Allahümme! Efendimiz ve Mevlamız Muhammad'in üzerine rahmet yağmurları yağdır. Zira O ışık saçan nurun, seyyal sırrına mazhardır. O öyledir ki, cemaliyle şu mekanları nakışladın, celaliyle şu zamanları ziynetlendirdin. Öyledir ki hakikatinin nurundan şu alemi açığa çıkarıp açtın, nübüvvet ve risalet makamlarının sırrıyla da kemalata son verdin, kapattın. Böylece feyzinden ahsen-i takvimde güzelliğin suret ve simaları meydana geldi. O ali cenap olmasaydı, şu çürümüş yokluk ve hiçlikten hiçbir madde suret bulup varlık sahasına çıkmazdı. Vesilesiyle San'a yalvaran hiçbir aç kimse yoktur ki, onu doyurmamış olasın. Vesilesiyle San'a yalvaran hiçbir susuz kimse yoktur ki, ona kana kana su içirmemiş olasın. Vesilesiyle San'a yalvaran hiçbir korkan yoktur ki, ona güven vermemiş olasın. Vesilesiyle San'a yalvaran hiçbir mahzun yoktur ki, sevinci yardımına göndermemiş olasın. Cömerdliğinin hazinesinden geniş rahmetlerini yağdırmanı dilemiş olduğum halde gerçekte ben aşırı derecede mahzunum=üzüntülüyüm, imdatlarını dilemek halindeyim. Binaenaleyh yardımlarını imdadıma koştur ya Rahman!...
Hilm ve afuv gözüyle baktığında, kibriya, hilm, azamet ve afuv etmesinin yanında hiçbir günahın kalmadığı ey bol rahmet sahibi Zat-ı Akdes! Günahlarımı mağfiret eyle, tevbemi kabul buyur, beni cezalandırmaktan vazgeç ey lutuf ve kerem sahibi ya Kerim!

Bu ve sonra gelen iki salavat-ı şerife, Kutb-ul-Hakkani es-Seyyid Ahmed ed-Dirdiri rahimehullahu Teala'nın salavat-ı şerifelerindendir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder